
Kering, Güzellik Birimini L’Oreal’e 4.7 Milyar Dolara Satıyor
Gucci’nin sahibi olan Kering, güzellik birimini L’Oreal’e 4.7 milyar dolara satma kararı alarak lüks sektörde önemli bir stratejik hamle gerçekleştirdi. Anlaşma kapsamında Creed ile birlikte Gucci, Bottega Veneta ve Balenciaga için uzun dönemli lisans anlaşmaları da devrediliyor. Bu satış, Kering CEO’su Luca de Meo’nun yüksek borcu azaltma ve şirketi çekirdek moda işine yeniden odaklama hedefinin ilk büyük adımı olarak görülüyor.
Kering, Borcu Azaltmak için Radikal Bir Adım Atıyor
Reuters’ın haberine göre Kering’in net borcunun 9.5 milyar euroya ulaşması, yatırımcılar üzerinde baskı yaratmıştı. Yeni CEO Luca de Meo, bu satış ile finansal yükü hafifletmeyi ve lüks grubunu yeniden yapılandırmayı amaçlıyor. Şirketin güzellik birimini L’Oreal’e satması, moda odaklı büyüme stratejisine geri dönüşün güçlü bir sinyali olarak yorumlanıyor.
L’Oreal Tarihinin En Büyük Anlaşmasını İmzalamış Olacak
Anlaşmaya göre Fransız güzellik devi L’Oreal, Kering’in Creed parfüm serisini ve Kering’in moda markaları Gucci, Bottega Veneta ve Balenciaga’nın parfüm ve güzellik ürünlerini geliştirme haklarını 50 yıllık özel lisansla satın alacak.
Creed ve Lüks Parfüm Pazarının Yeni Rotası
Kering, Creed markasını 2023’te 3.5 milyar euroya satın almıştı ancak beklenen büyümeyi sağlayamadı. L’Oreal’in güçlü dağıtım ağı sayesinde Creed’in global pazarda daha hızlı konumlanması bekleniyor. Bu durum, lüks parfüm segmentinde rekabetin daha da kızışmasına yol açacak.
Güzellik Alanında Yeni Sayfa
Gucci’nin güzellik lisansı hâlihazırda Coty tarafından yürütülse de 2028’den itibaren L’Oreal’e devredilecek. Bu değişim, Gucci kozmetik ve parfüm ürünlerinin yeniden konumlandırılması için önemli bir fırsat oluşturuyor. L’Oreal’in pazarlama gücü sayesinde Gucci Beauty’nin yeniden yükselişe geçmesi bekleniyor.
Lüks Sektöründe Stratejik Dönüşüm Dalgası
Kering, Valentino planlarını ertelemiş ve bazı varlıkları elden çıkarma eğilimine girmişti. Bu satış, lüks sektöründe şirketlerin daha yalın, kârlı ve odaklı iş modellerine yöneldiğini gösteriyor. Uzmanlar, 2026’ya kadar bu anlaşmanın sektörde yeni ortaklıkları ve yeni satın almaları tetikleyeceğini öngörüyor.